Milyonlarca Araç Hurdaya Çıkabilir

Avrupa Birliği'nin 2026 yılında yürürlüğe girmesi beklenen yeni End-of-Life Vehicles (ELV) düzenlemesi, Türkiye otomotiv sektörü ve araç sahipleri için büyük bir krizin habercisi olabilir.

Milyonlarca Araç Hurdaya Çıkabilir

Sadece araçların kullanım ömrünün sonunu değil, aynı zamanda üretim ve tasarım aşamalarını da kökten değiştirmeyi hedefleyen düzenleme, milyonlarca aracı bir anda hurda statüsüne düşürebilir.

Tasarımdan Üretime Kadar Radikal Değişiklikler

Yeni ELV düzenlemesi, araçlarda kullanılan malzemelerin geri dönüştürülebilirliğini artırmayı, tehlikeli maddelerin kullanımını minimuma indirmeyi ve araçların söküm, geri kazanım süreçlerini daha çevreci hale getirmeyi amaçlıyor. Bu kapsamda, üreticilere araç tasarımı ve malzeme seçimi konusunda daha sıkı yükümlülükler getirilecek.

Türkiye'deki Araçlar Risk Altında

Türkiye’de trafikte bulunan yaklaşık 27 milyon araç içinde, özellikle eski model ve çevre normlarına uymayan milyonlarca aracın yeni düzenlemeyle birlikte hurda statüsüne düşmesi bekleniyor. Düzenlemenin AB iç pazarında satış yapacak araçlar için zorunlu olması, Türkiye gibi AB ile yakın ticari ilişkisi olan ülkelerde de dolaylı etkiler yaratacak.

Otomotiv Sektöründe Endişe Büyük

Otomotiv üreticileri, distribütörler ve sektör temsilcileri, ELV düzenlemesinin Türkiye’ye olası etkileri konusunda uyarılarını artırmaya başladı. Üretim süreçlerinde köklü değişiklikler gerektiren düzenleme, hem maliyetleri artıracak hem de araç ithalat ve ihracatında ciddi kısıtlamalara yol açabilecek.

İkinci El Araç Piyasası da Etkilenecek

Düzenlemenin hayata geçmesi halinde, Türkiye'deki ikinci el araç piyasasında ciddi bir daralma yaşanması bekleniyor. Mevcut araçların AB standartlarına uygun hale getirilmesi ise çoğu zaman mümkün olmayacak.

Uzmanlardan Uyarı: Geç Kalmadan Önlem Alınmalı

Sektör uzmanları, Türkiye'nin hem otomotiv sanayiini hem de araç sahiplerini korumak adına şimdiden önlem alması gerektiğini belirtiyor. Özellikle geri dönüşüm altyapısının geliştirilmesi, teşvik mekanizmalarının oluşturulması ve yeni üretim standartlarına hızlı uyum sağlanması, krizin etkilerini azaltmak için atılması gereken adımlar arasında gösteriliyor.