İstanbul Esenyurt’ta, 12 Şubat’ta eşini boğarak öldüren Sercan Güler (37), Bakırköy 24. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk kez hakim karşısına çıktı. Tutuklu sanık, duruşmadaki savunmasında, “Eşimi ben öldürmedim, kendi kendine vefat etti. Uykudan uyandığımda nefes almadığını fark ettim. Şok geçirdim” dedi.
Mahkeme başkanı, otopsi raporunda ölüm nedeninin ağız ve burun kapanmasına bağlı olduğunu hatırlattı. Sanık ise suçlamaları kabul etmeyerek beraatini ve tahliyesini istedi. Ayrıca 5,5 ay Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde tedavi gördüğünü söyleyerek akıl sağlığına vurgu yaptı.
Sanık ve maktulün 10 yaşındaki oğlu Y.G., pedagog eşliğinde SEGBİS üzerinden ifade verdi. Küçük çocuk, olay günü babasının bağırarak Allah’tan af dilediğini belirtti. Ayrıca anne ve babasının arada kira ve araba yüzünden kavga ettiklerini söyledi.
Maktul Sibel Güler’in babası Hıdır Alkuş, duruşmada sanıktan şikayetçi olduğunu belirtti. Anne Nurcan Güler ise oğlunun olay günü seccadede yatarken sinir krizi geçirdiğini söyledi.
Tanık olarak dinlenen sanığın abisi Serdar Güler, kardeşinin olay günü sinir krizi geçirdiğini, “Allah-u Ekber” diye bağırdığını ve polislere karşı direndiğini aktardı.
Cumhuriyet Savcısı, suçun vasıf ve mahiyetine dikkat çekerek sanığın tutukluluk halinin devamını talep etti. Sanık avukatı ise akıl sağlığı raporu alınmasını ve tahliyesini istedi ancak mahkeme bu talebi reddetti.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, sanık hakkında “kadın olan eşe karşı kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi. Adli Tıp raporunda ise sanığın suçun hukuki sonuçlarını algılamada ciddi bozukluk olduğu belirtilse de, savcılık sanığın suçtan kurtulmaya yönelik beyanlarına itibar etmedi.